Amaç: Selektif serotonin geri alım inhibitörlerinin (SSGİ) genç
erişkinlerde intihar riskini artırıp artırmadığı tartışmalı bir konudur.
Bu çalışmada SSGİ başlanan majör depresyon tanılı genç erişkinlerde
dürtüsellik özelliklerinin değişimini incelemek ve dürtüsellik ile intihar
eğilimi arasındaki ilişkiyi değerlendirmek amaçlanmıştır.
Yöntem: Çalışmaya majör depresyon tanısı konulan, 18-24
yaş aralığında olan SSGİ başlanması planlanan 50 hasta dahil
edilmiştir. Katılımcılar, Beck Depresyon Ölçeği, Beck Anksiyete
Ölçeği, Young Mani Derecelendirme Ölçeği, Columbia İntihar
Şiddetini Derecelendirme Ölçeği, Barratt Dürtüsellik Ölçeği,
Günlük Dürtüsellik Ölçeği (GDÖ) ve Yap/Yapma Testi (YYT)
ile tedavi başlanmadan önce ve tedavinin ilk haftasının sonunda
değerlendirilmiştir.
Bulgular: Çalışmaya alınan hastaların 35’i izlem değerlendirmelerini
tamamlamıştır. Bir haftalık tedavi sonunda hastaların GDÖ toplam
(t=2,283, p=0,029) ve YYT yapma hedefine yanlışlıkla yanıt verme
puanlarında (t=3,19, p=0,003) istatistiksel olarak anlamlı bir
azalma olduğu saptanmıştır. Ayrıca, ilk değerlendirmede intihar
düşüncesi saptanan 11 hastadan 7’sinin ilk haftanın sonunda intihar
düşüncelerinin devam etmediği ve izlem sonunda hastaların intihar
düşüncelerinin şiddetinde anlamlı bir azalma olduğu saptanmıştır
(W:132,0, p<0,001).
Sonuç: Genç erişkinlerde bir haftalık SSGİ kullanımı ile dürtüselliğin
durumsal yönlerini değerlendiren öz bildirim ölçeklerinde ve YYT’de
dürtüselliğin azaldığı görülmektedir. Hastaların bir haftalık tedavi süreci
sonunda intihar düşüncesi şiddetinde azalma olduğu gözlenmiştir.
Anahtar Sözcükler: Depresyon, Dürtüsellik, İntihar, Selektif Serotonin
Geri Alım İnhibitörleri