Amaç: COVID-19 salgını sürecinin bir toplum ruh sağlığı merkezinde
(TRSM) iki uçlu bozukluk (İUB) ve şizofreni spektrumu bozuklukları
(ŞSB) tanılı hastaların klinik durumlarına olan etkisinin incelenmesi
hedeflendi.
Yöntem: İUB ve ŞSB tanısı ile takip edilen hastaların salgın başlangıcı
öncesi ve sonrasındaki 6 aylık ve 1 yıllık dönemlerde belirti artışı, acil
servis başvurusu, ilaç doz artırımı, ilaç eklenmesi ve psikiyatrik nedenli
hastaneye yatışları geriye dönük olarak karşılaştırıldı. Hastane ve TRSM
tıbbi kayıtları kullanıldı. İşlevsellik Kişisel ve Sosyal Performans Ölçeği
(KSPÖ) ile belirlendi.
Bulgular: TRSM’de takip edilen İUB tanılı 107 hastanın, ŞSB tanılı
121 hastanın verileri analiz edildi. İlk 6 ayda, İUB tanılı hastaların
oluşturduğu grupta belirtilerinde şiddetlenme olan (p=0,001) ve ilaç
doz artışı yapılan ya da ilaç eklemesi yapılan (p=0,007) hasta sayısı daha
fazlaydı, acil servis başvurularında bulunan hasta sayısında ise azalma
olduğu (p=0,039) görüldü. ŞSB tanılı hastaların oluşturduğu grupta da
belirtilerinde şiddetlenme olan (p=0,001) ve ilaç doz artışı ya da ilaç
eklemesi yapılan (p=0,004) hasta sayısı daha fazlaydı. 6 aylık ve 1 yıllık
dönemler karşılaştırıldıklarında hastanede yatışı yapılan hasta oranında
artış saptanmadı. Belirtilerde şiddetlenme, ailede COVID-19 öyküsü
olan ŞSB tanılı hastaların oluşturduğu grupta daha sıktı (p=0,016).
Sonuç: Akut alevlenmelerin artmasına karşın hastaneye yatışlarda artış
görülmemesi, pandemi döneminde TRSM’lerin gördüğü işleve ve ruh
sağlığı sisteminin işleyişine dair bilgi vermektedir.
Anahtar Sözcükler: COVID-19, İki Uçlu Bozukluk, Şizofreni, Psikotik
Bozukluklar, Toplum Ruh Sağlığı Merkezi, Hastaneye Yatış